Son yıllarda inşaat mühendisliği
projelerinde geosentetiklerin kullanılmasının karbon ayakizini azaltması
hakkında yayınlanan makaleler artmıştır.
WRAP raporlarından altı durum geçmişi geoteknik mühendisliği projelerinde CO2 salınımının azaltılmasının hesaplamalarını
göstermektedir. Örnek durumlar tablo 1 a ve 1b de görülmektedir.
Tablo 1
TANIMLAR
|
CO2
azalımı
|
|||
Atık
|
Dolgu
|
Yapı
|
Toplam
|
|
1.Çevresel
set
Orijinal
tasarım: Taş getirilmesi ve ağırlık sepeti sistemi
Geosentetik
tasarım: Saha zemininde güçlendirilmiş zemin kullanımı
|
100%
|
67%
|
96%
|
87%
|
2.Yol
set
Orijinal
tasarım: Ayakizini azaltmak için taş getirilmesi
Geosentetik
tasarım: Saha zemininde güçlendirilmiş zemin kullanımı
|
58%
|
36%
|
Artış
|
31%
|
Setler ve toprak dolgular
WRAP durum geçmişinde ilk örnekte (Tablo 1)
atıklarda bünyesel CO2 %100 azaltılmıştır. Bu kötü zeminlerin sahadan
uzaklaştırılmak yerine zeminin geosentetik malzemelerle birlikte yeniden
kullanılması (genelde dolgularda) ile sağlanmaktadır.
Orijinal tasarımda zeminin sahadan
uzaklaştırılmasına ek olarak granüler dolgu için ham agrega da getirilmesi
gerekmekteydi. Geosentetik çözüm saha dolgusunun kireçle sahada modifiye
edilmesi ile bünyesel karbondioksitin % 67 azalmasını sağladı.
Bu durum geçmişinde, yapısal bileşen orijinal kum
sepetinden geosentetik donatıya dönüştürüldü ve bu da bünyesel karbondioksitin
%96 azalmasını sağladı. İncelenen tüm altı durum geçmişi içinde en büyük
karbondioksit azalımı %87 ile bu durum için gözlemlendi.
İkinci WRAP durum geçmişi (Tablo.1’de 2)’ da
görülmektedir. Orijinal tasarımda köşeli kırmataş toprak dolgu için
kullanılacaktı ve killi malzemenin sahadan uzaklaştırılması gerekmekteydi.
Revize edilmiş tasarımda sahada bulunan killi zeminin geogrid donatı eklenerek
dolgularda kullanılması sağlandı. Bu projede kazı miktarının çokluğu nedeniyle
atık malzemelerde yalnızca %58 karbondioksit azalımı sağlanabildi.
Geosentetik malzemelerin dolgularda kullanılması
bünyesel karbondioksitte artmaya neden oldu çünkü orijinal dolgu tasarımında
böyle bir malzeme dikkate alınmamıştı. Lakin geogrid donatı ve yeniden
kullanılan kilin sayesinde bünyesel karbondioksit %31 azaldı.
Duvarlar
Sıradaki iki WRAP durum geçmişi (Tablo 2’de 3 ve 4)
güçlendirilmiş betonarme duvarların ikiside geosentetikler ile güçlendirilmiş
ızgara duvar ve modüler blok duvar ile değiştirilmesi ile elde edilmiştir.
Tablo 2
TANIMLAR
|
CO2
azalımı
|
|||
Atık
|
Dolgu
|
Yapı
|
Toplam
|
|
3.İstinat
duvarı
Orijinal
tasarım: Betonarme istinat duvarı
Geosentetik
tasarım: Izgara dayanma duvarı
|
73%
|
73%
|
70%
|
70%
|
4.İstinat
duvarı
Orijinal
tasarım: Betonarme istinat duvarı
Geosentetik
tasarım:
Modüler
blok duvar
|
100%
|
100%
|
81%
|
85%
|
5.İstinat
duvarı
Orijinal
tasarım: Palplanş duvar
Geosentetik
tasarım:
Çelik şerit donatılı zemin
|
-
|
-
|
84%
|
84%
|
6.İstinat
duvarı
Orijinal
tasarım: Boşluklu beton blok drenaj
Geosentetik
tasarım:
Geokompozit drenaj
|
-
|
Artıl
|
82%
|
73%
|
Birinci
durumda (3) atıkların sahadan uzaklaştırılması ve uygun dolgu malzemesinin
getirilmesi ile %73 CO2 azalımı
sağlanmıştır. Ek olarak geleneksel güçlendirilmiş betonarme duvar yerine
geosentetikle güçlendirilmiş ızgara duvar kullanımı ile bünyesel CO2 bu
projede %70 azalmıştır.
İkinci durumda (4), modüler blok duvar kullanımı ile %100 bünyeselem CO2 azalımı
sağlanmıştır. Çünkü bu tasarımda orijinal tasarımdan farklı olarak atık ürün
uzaklaştırılması ve dolgu malzemesi getirilmesi gerekmemektedir.
Bu durum orijinal dolgu malzemesinin kullanışsız olduğunun ve yüksek
dereceli dolgu malzemesinin getirilmesi gerektiğinin varsayılmasından
kaynaklanmaktaydı. Geogrid donatıların ve modüler blok kaplamaların getirilmesi
gerekmekteydi. Orijinal tasarımdan
farklı olarak çelik donatı ve betonarme yerine
geogrid donatı ve modüler blok kaplamaların kullanılması bünyesel CO2 81% azalmaya, ve
toplam CO2 azalımının da
of 85% olmasını sağlamıştır.
Beşinci durumda (5) palplanş istinat duvarının, yerinde döküm çelik şerit donatılı betonarme paneller ile
değiştirilmesinin sonuçları görülmektedir. Bu durumda iki tasarımda da atık
veya getirilen dolgu malzemesinde bir azalma görülmemektedir çünkü her iki
tasarımda da aynı büyüklükler söz konusudur. Lakin revize edilmiş tasarımda
yapısal bileşenlerde %84 CO2 azalımı gerçekleşmiştir.
Son WRAP durum geçmişi (6) 4m yüksekliğinde
betonarme donatılı istinat duvarının sonuçlarını göstermektedir. Orijinal tasarımda
boşluklu betonarme malzeme kullanılarak drenaj sağlanmıştır. Revize edilmiş
tasarımda bu geokompozit ile sağlanmıştır. Geokompozit betonarme bloklardan
daha ince olduğu için, kalınlık farkını gidermek için bir miktar dolgu
kullanılması gerekmiştir ve buda bünyesel CO2 de artışa neden
olmuştur. Lakin beton drenaj bloklarının geokompozit drenaj sistemi ile
değiştirilmesi ile %73 bünyesel CO2 azalımı sağlanmıştır. Üstelik bu
geokompozit drenaj malzemesinin İngiltere’ye Almanya’dan ithal edilmesine
rağmen sağlanmıştır.
İnşaat mühendisliği projelerinde
konvansiyonel teknikler ile geosentetiklerin karşılaştırılması için bir teknik
de Heerten tarafından kullanılmıştır (Reference 8). Heerten biriken enerji
talebini (CED) ve CO2 emisyonlarını hem geleneksel betonarme
donatılı istinat duvarı ve geosentetik donatılı istinat duvarları için
hesaplamıştır.
Geogrid donatılı yol dolgularının inşaatlarda kullanılması %40
daha fazla zemin kazılımını gerektirse de , geosentetik çözümde getirilen ve yer
değiştirilen dolgu malzemesi CED’de %70 ve CO2 emisyonlarında %82
azalım sağlamıştır.
Bu hesaplamalardan yola çıkarak
WRAP uzun dönemli çevresel faydalarından
dolayı konvansiyonel teknikler yerine geosentetik malzemelerin kullanılmasının
daha uygun olduğunu rapor etmiştir.
Yollar
Heerten tarafından verilen ikinci örnek yol inşaat
tasarımlarında kireç stabilasyonu ile geogrid donatının zeminlerde kullanımını
karşılaştırmaktadır. Zemin altı
stabilizasyonu için çok az geogrid gerekmesinden dolayı kireç kullanımı ile kıyaslandığınd (81%) CED
ve %96 CO2 azalımı
gözlemlenmiştir. Bu da geosentetiklerin kullanılmasının faydalarını gösteren
bir diğer örnektir.
Sonuç:
Geosentetiklerin
kullanılması çok faydalı olabilir.İthal
edilen malzemeler ve atıklardan kaynaklanan masrafların azaltılmasının dışında,
nakliye kolaylığı , gürültü ve hava
kirliği azalımı gibi kısa dönem çevresel etkileri ve sosyoekonomik faydaları
vardır. Ek olarak LCA ‘nın da gösterdiği gibi inşaat mühendisliği projelerinde
geosentetiklerin kullanıldığı tasarım ile bünyesel CO2 azalımı
sağlanabilmektedir.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Yorumlar